Liderler Yetiştiren Liderler kavramı basit ancak etkin bir kavram üstüne inşa edilmiştir;
günümüzde kurumunuzun en önemli rekabetçi avantajı tek bir fikre indirgenebilir: kurumunuzdaki her bir çalışanın liderlik yeteneklerini rakiplerinizden daha hızlı geliştirebilmeniz.
Kurumunuzdaki - unvanı ne olursa olsun - her bir kişinin liderlik davranışı sergilemesini ne kadar hızla geliştirirseniz, o kadar çabuk alanınıza liderlik edersiniz.
İçinde bulunduğunuz yarış, rakiplerinizden daha önce süratle liderler yetiştirip kurumunuzda liderlik kültürünü geliştirmektir.
“Unvansız Liderlik” kültürü, kurumdaki her çalışanın kendisini kurumun sahibi, CEO’su, Genel Müdürü gibi görmesidir. Herkesin girişimci ruhlu ve proaktif olmasıdır.
Bu ise, onların sorunlara değil çözümlere odaklanması demektir. Müşterileri memnun edecek ne varsa onu yapmaları demektir.
Her faaliyetin Satış Artışı’na etkisi bilinci ile hareket etmeleri ve maliyetleri düşürmek için üzerlerine düşeni yapmaları demektir.
Kurumun daha iyiye ilerlemesini sağlayacak sonuçlar için kişisel sorumluluk üstlenmeleri demektir (ister bina girişinde, isterse Yönetim Kurulu odasında otursunlar).
Bu da, kurum kültürünü şekillendirmeleri, pozitif olmaları ve örnek alınacak liderlik sergilemeleri demektir.
Unvanlar önemsizdir demiyorum. “Unvansız Lider” kitabımda çok net belirttiğim gibi yöneticiler ve unvanlar gereklidir. Yani; her organizasyonda unvanlar vardır.
Bu kurumun yapısını oluşturur. Her mükemmel organizasyonda; vizyonu oluşturan, çalışanları sorumlu tutan, esas itibarıyla rakamsal hedefleri,
KPI’ları belirleyen ve operasyonların pürüzsüz akışının sorumluluğunu üstlenen bir üst liderlik veya icracı yönetim ekibi mevcuttur.
Robin Sharma
